29 Şubat 2012 Çarşamba


“ O varken asla yalnız değilim “ dediğinde şarkı çoktan ağlamaya başlamıştı bile. O varken yalnız değildi bu bir gerçek ancak her zaman olacak mıydı ? Korkusunun ve hatta gözyaşlarının tek sebebiydi bu soru. Korkmasını gerektirecek bir neden bile yokken ortalıkta bu düşünceleri kafasından atmıyordu. Kalbi o kadar çok kırılmıştı ki onun da kırmasını istemiyordu.Kırmayacağını adı gibi biliyordu üstelik. Yine de kırmaması için tanrıya yalvarırken saatin ne denli geç olduğunu gördü. Gitti yüzünü yıkadı ve kendine gelmeye çalıştı. Öylesine karamsar olmuştu ki hayattaki tüm pembeler grinin tonlarına dönmüştü. Pembelere geri dönmeliydi çünkü yarın yeni bir gün olacaktı. Yarın demeye gerek yok aslında 2 saat sonra uyanmış olması gerekiyordu.

Saati çalmaya başladığında uyku sersemliğiyle lanet olası telefonu fırlatıp kurtulmak istiyordu o saçma alarmın sesinden. Kalktı ve duşa girdi. Kaç gün olmuştu görmeyeli onu ? Nasıl bu kadar özleyebiliyordu kendisi bile bilmiyordu. Daha önce birini bu denli özlememişti. Birinin özlemi içini bu denli kabartmıyordu. Bu yeni bir şeydi onun için. Kendini duş başlığının altına, sıcak suya bıraktı. Açılmak için genellikle soğuk duş alırdı ancak şimdi açılması değil rahatlaması gerekiyordu. Tüm gri bulutlar yerini pembe pamuk şekerlerine bırakmalıydı. Korkuları neşeye, hüzünleri mutluluğa ve gözyaşları gülümsemelere dönüşmeliydi. Mutlu olmak için sebebi çoktu. O’na sahipti hem de sonsuza dek olacağına inanıyordu. Ama bunun önünde tek engeli vardı; kendisi…

Nasıl olur da yalnızca iki saatlik uykuyla bu kadar yoğun işlere dayanabildiğini kendisi de hayret içinde düşünüyordu. Sadece yapıyordu işte. Bir şekilde üstesinden geliyordu. Bu bütün egolarını tatmin etmeliyken o sadece cuma gecesi nasıl görüneceğini ve hatta kesinlikle çirkin görüneceğini düşünüyordu.

Ve birden yine ona olan özlemi geldi aklına. Pembeler griye çalmaya başladı. Başı döndü, gözleri karardı. Koltuğuna oturdu sigara yaktı bir tane. Biraz da gözüne kaçan dumanın kolaylaştırmasıyla gözyaşlarını bırakıverdi boşluğa doğru. Onu özlüyordu ve bu içini acıtıyordu…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder